Henoch-Schlein Sendromu

Henoch-Schönlein Sendromu

  • Küçük damarların iltihabı sonucu deri,sindirim sistemi,eklemler,böbrekler ve nadiren diğer organların etkilendiği bir hastalıktır.
  • Nedeni bilinmemektedir.
  • Hastaların çoğunda bulgular ortaya çıkmadan kısa bir süre önce geçirilmiş bir üst solunum yolu enfeksiyonu öyküsü vardır.
  • Altı aydan itibaren tüm yaşlarda görülebilmesine karşın, en sık 2-10 yaşlar arasındaki çocuklarda görülür.
  • 2 yaş altında daha hafif bir gidiş gösterir.
  • Hastalık ortalama 4-6 hafta kadar sürer.
  • Hastaların yarısında ve genellikle ilk 6 hafta içinde bulgular tekrarlayabilir.

hs2  hs5  hs4   hs

Belirtiler

Cilt döküntüleri

  • Döküntüler hastaların hemen hepsinde vardır ve çoğunlukla ilk bulgudur.
  • Döküntüler ciltten kabarık mor renkte basmakla solmayan purpura şeklindedir.
  • Hastalığın gidişi sırasında yeni döküntüler de ortaya çıkabilir.
  • Döküntüler, simetrik olarak özellikle kalça, ayaklar ve dirseklerin ekstansör yüzleri gibi basıya maruz kalan bölgelerde görülür.
  • Bazen de kalça ve ayak bileklerinde hiç döküntü olmadan vücudun diğer bölgelerinde döküntü görülebilir.
  • Ayrıca yüz ve gövdede de döküntü oluşabilir.
  • Döküntüler ortalama 15 gün sürer.
  • Ancak daha kısa sürebildiği gibi haftalarca da sürebilir ya da tekrarlayabilir.
  • Cilt bulguları genellikle ilk haftalar içerisinde tekrarlar, 3 aydan sonra ise tekrarlaması çok nadirdir.

Eklem bulguları

  • Eklem tutulumu akut artrit(eklem iltihabı) ya da artralji(eklem ağrısı) şeklinde ortaya çıkmaktadır.
  • Hastaların % 25’inde döküntüden önce ilk bulgu olarak akut artrit ya da artralji ortaya çıkabilir.
  • Eklemlerde ağrı,şişlik,hareket kısıtlılığı oluşur.
  • Eklem tutulumunda eklem içinde kanama ve efüzyon(sıvı toplanması) yoktur.
  • Sıklıkla dizler, ayak bilekleri, dirsekler ve el bilekleri tutulur.
  • Kalıcı hasar bırakmadan birkaç günde iyileşir.

Sindirim sistemi bulguları

  • Sindirim sistemi tutulumunu düşündüren en önemli bulgu bulantı, kusma ve kanamanın eşlik ettiği karın ağrısıdır.
  • Karın ağrısı hastaların % 15-40’ında döküntülerden önce başlayabilir.
  • Kusma, ishal, göbek çevresinde apandisiti düşündürebilen karın ağrısı ve kanlı dışkılama olabilir.
  • Hastalar akut apandisit teşhisi ile operasyona alınabilir.
  • Hastaların yarısında sindirim sitemi kanamaları görülebilir.
  • Kanamalar gizli kanamadan taze kanlı dışkıya kadar değişik şekillerde olabilir.
  • Sindirim sistemi tutulumu olan hastalardaki en sık cerrahi komplikasyon  invaginasyondur.(bağırsak düğümlenmesi)

Böbrek bulguları

  • Böbrek tutulumu çocuklarda yaklaşık %25-50 oranında görülür.
  • Böbrek bulgularının diğer bulgulardan önce ilk olarak ortaya çıkması çok nadirdir.
  • Böbrek bulguları hastaların%80’ninde döküntünün başlangıcından sonraki ilk 4 haftada başlar.
  • Böbrek tutulumunun tipik bulgusu genellikle mikroskopik olan hematüridir.
  • Hematüri geçici, kalıcı ya da tekrarlayıcı tarzda olabilir.
  • Hematüri, purpura nükslerine eşlik edebilir veya böbrek dışı bulgular ortadan kalktıktan uzun bir süre sonra, çoğunluklada bir üst solunum yolu iltihabını takiben ortaya çıkabilir.
  • Genellikle hematüriye farklı düzeylerde proteinüri de eşlik eder.
  • Kalıcı nefropati tüm henoch-schönlein sendromu vakalarının % 1-6’sında görülür.

hs4   hs   hs3  hs2

Laboratuvar

  • Diğer hastalıklardan ayırt etmek,hastalığın seyrini değerlendirmek ve tedavi şeklini belirlemek için laboratuvardan yararlanılır.
  • Teşhis için özel bir laboratuvar testi bulunmamaktadır.
  • Trombositopeninin olmadığı gösterilir.
  • Tüm hastalarda dışkıda gizli kan araştırılır.
  • Böbrek tutulumu açısından idrar analizi değerlendirilir.
  • Hastalığın seyri açısından idrarda protein varlığı takip edilir.
  • İdrarda protein saptandığında proteinürinin şiddeti ve serum albumin düzeyi belirlenir.
  • Başlangıçta normal bile olsa 1 ay ara ile 3 kez   idrar analizi istenir.
  • Böbrek tutulumu olan hastalarda üre, kreatinin ve serum elektrolitlerinin düzeyleri belirlenir.
  • Teşhise yardımcı olması için serum IgA düzeyine bakılabilir,cilt biyopsisi yapılabilir.
  • Akut iltihap nedeni ile sıklıkla trombositoz ve sedimantasyon hızında artış gözlenebilir.
  • Hastaların yarısında faktör XIII düzeyi azalmış olarak saptanabilir.

Teşhis

  • Tipik döküntülerin olduğu hastalarda teşhis kolay olmaktadır.
  • Ancak ilk belirtiler sindirim sistemi veya eklem bulguları ise bu durumda teşhis zorlaşabilir.
  • Hastalığın kesin tanısı histopatolojiktir.
  • Döküntüler hemorajik diyatez veya sepsis ile karıştırılabilir.
  • Trombosit sayısı,pıhtılaşma testleri ve bazı testler ile benzer bulgular veren hastalıklar ayırt edilir.

Hastalığın seyri

  • Hastaların büyük bir kısmında seyir çok iyidir.
  • Çocukların %95’inde hastalık ortalama 4 hafta (3 gün-2 yıl) içerisinde herhangi bir sekel bırakmaksızın tamamen düzelir.
  • Hastalar erken dönemde nadiren sindirim sistemi komplikasyonlarına, böbrek yetersizliğine ve beyin tutulumuna bağlı olarak kaybedilebilir.

Tedavi

  • Henoch-Schönlein purpurası genellikle kendi kendine iyileşen ve destek dışında özel tedavi gerektirmeyen bir hastalıktır.
  • Enfeksiyon varsa uygun antibiotikler kullanılır.
  • Eklem ağrıları ağrı kesiciler ile kontrol altına alınır.
  • Ciddi sindirim sistemi bulgularında cerrahi müdahale gerekebilir.
  • Ancak cerrahi girişim gereken olgular dışında sindirim sistemi  bulguları tedavisiz gerilemektedir.
  • Hipertansiyon, varlığında uygun antihipertansifler verilir.
  • Ağır cilt bulguları, karın ağrısı ve protein kaybı durumunda oral kortikosteroid tedavisine hemen yanıt alınır.