Uyku Bozuklukları
- Uyku bozuklukları tüm yaş gruplarında çok sık görülen bir sorundur.
- Her yaştaki kişinin günlük performansını, dikkat ve öğrenme becerilerini belirgin olarak bozabilmektedir.
Uyku terörü (night terror)
- Genellikle ilk 5 yaşta görülür.
- 5 yaşından sonra giderek azalır,15 yaş civarında tamamen kaybolabilir.
- Nadiren erişkin dönemde de devam edebilir.
- Nedeni çok iyi bilinmemektedir.
- Genetik yatkınlık olduğu kabul edilmektedir.Ancak kolaylaştıran faktörler olabilir.
- Epilepsisi (sara) olanlarda gece terörü daha çok,gece terörü olanlarda ise epilepsi oranı daha yüksektir.
- Uyku terörü ,genellikle uykunun ilk yarısında (ilk 3 saat içinde) ortaya çıkar ve anormal davranışlarla kendini gösterir.
- Bu çocuklar genellikle çığlıkla yataktan kalkar,
- Çevresine korku ve şaşkınlıkla bakar,o sırada gözler açıktır ama uyku devam eder.
- Ancak gözleri açık olduğu için uyanık olduğu sanılır.
- Beraberinde yüzde solukluk,terleme,çarpıntı ve tipik korku ifadesi vardır.
- Bu nedenle de çığlık atıp bağırmaktadır.
- Daha sonra yataktan çıkar.Bu sırada elini,bacağını kafasını duvara vurabilir.
- Ailesini bu sürede tanımaz
- Bir kaç dakika sonra(5-15 dakika) nöbet kendiliğinden durur, çocuk uyanır, olanların farkında değildir.
- Tedaviden önce; neden ortaya çıktığı,tek başına bir hastalık mı,bir hastalığın belirtisi olup olmadığına karar verilmelidir.
- Gece ortaya çıkabilen epilepsi nöbetinden,uyku apne sendromundan ayırt edilmelidir.Daha sonra ilaç tedavisine başlanılır.
- Gece terörü ve gece epilepsileri akraba hastalıklardır.
- Epilepsi hastalarının %30-40ında gece terörü vardır.
- Bu nedenle uyku tetkiklerini çok iyi yapıp tedaviyi buna göre belirlenmelidir.
- Her şeyden önce uyandırmaya çalışılmamalıdır.
- Atağın daha çok uzamasına neden olunabilir,yatağına getirilmeye çalışılmalıdır,söylenenleri anlamamaktadır.
- Psikojenik faktörlerin varlığı mutlaka araştırılmalıdır.
- Psikojenik faktörler tetikleyen en önemli faktördür.
- Gerginlik,sıkıntı,depresyon,aile içi çatışma,okul başarısızlığı vb.durum varsa öncelikle ortadan kaldırılmalıdır.
Uyurgezerlik
- Uyurgezerlik daha çok 5-12 yaş arasında görülen psikolojik bir sorundur.
- Uykunun bir bölümünde bilinçsizce yataktan kalkma,oturma, yürüme,giyinme, televizyon izleme gibi davranışlar oluşur.
- Yani günlük yaşamda yaptıklarını bilinçsiz olarak gece uykuda sürdürür.
- Çevreye boş boş bakar,iletişime geçmez.
- Yaklaşık 5-20 dakika sürer ve genellikle daha sonra yatağına geçip uykuya devam ederler.
- Ertesi gün yapılanları hiç hatırlanmazlar.
- Uyurgezer çocuk uyandırılmaya çalışılmamalı, sakin olup,yanında durulmalı,kendisi olası zararlardan korunmalıdır.
- Uyurgezerliği saptanan çocuğun odası tekrar gözden geçirilmeli,kendisine zarar verecek öğeler ortadan kaldırılmalıdır.
- Kapı ve pencerelerin açılması ,dışarı çıkması ihtimali düşünülüp tedbirler alınmalıdır.
- Uyurgezerlik tedavi edilmesi gereken bir durumdur.Aksi taktirde kendine zarar verebilir.
- Uykusuzluk,stres uyurgezerliğe yol açabiir ya da tekrar başlatabilir.
- Tedavide, öncelikle aile uyurgezerlik hakkında bilgi sahibi olmalıdır.
- Çocuğun uyku hijyeni sağlanmalı,uyurgezerliği tetikleyecek faktörler ortadan kaldırılmalıdır.
- Bunlarla çözüm sağlanamıyorsa ilaç tedavisi uygulanır.
Kabus
- Kabus, rüyaların içeriğinin bozulması,sıkıntılı bir hal alması ve çocuğu uyandırarak uykusunun bozulmasıdır.
- Her insan hayatı boyunca kabus görür.
- Ancak kabuslar süreklilik göstermiyorsa ve uyku düzenini etkilemiyorsa hastalık olarak kabul edilmez.
- Uykunun belli dönemlerinin bozulması sonucu ortaya çıkan bir durumdur.
- Uyku düzeninin bozularak haftanın en ez 2-3 günü en az 3 ay süre ile devam etmesine kabus hastalığı denir.
- Bu durumda tedavi gerekebilir.
- Aksi taktirde ertesi güne yansıyan sorunlar oluşabilir.
- Öncelikle tetikleyen psikolojik faktörlerin varlığı sorgulanmalı ve giderilmelidir.
- Psikolojik bir hastalık değildir, ama psikolojik bir hastalığa bağlı olarak çıkabilir.
- Kabus erişkinlere göre çocuklarda daha sık görülür.
- Çocuk gece genellikle kötü içerikli rüyalarla genellikle ağlayarak uyanır.
- Ağlama oldukça uzun sürer,etkisinde kaldığından tekrar uyumak istemeyebilir .
- Kabusla uyanan çocuğa bunun bir rüya olduğu gerçekte olmadığını söylenmelidir.
- Dikkati başka bir yöne kaydırılır,tekrar uykuya dalması sağlanır.
- Ancak çocuğun anne-babanın yatağına alınması,odanın ışıklarının açılması,odanın değiştirilmesi önerilmemektedir.
- Bunlar farklı uyku bozuklukları doğurabilmektedir.
- Kabus gördüğünü düşündüğümüz çocuk (uyur halde iken,sesler çıkarmakta, yüzünde korku ifadesi vb.)
uykudan uyandırılmamalı,uykusu bozulmamalıdır. - Uyandırıldığında bunu hatırlayacak,bundan huzursuz olacak belki de tekrarlayacak,alışkanlık haline gelebilecektir.
- Uyandırılmadığında ise ertesi sabah uyandığında bunu hatırlamayacaktır.
- Kabuslar bazı psikolojik sorunlara yol açabilir.
- Bir dönem sonra uyumamaya başlar,gece olduğunda kaygı duymaya başlar,giderek derinleşip depresyona da neden olabilir.
- Tedavisinde, öncelikle tetikleyici faktörler ortadan kaldırılır.
- Takip eden dönemde ihtiyaç oluşursa psikoterapi,ilaçla tedavi uygulanabilir.