Çocuklarda Boyunda Görülen Bezeler

Çocuklarda Boyunda Görülen Bezeler
Servikal Lenfadenopatili Çocuğun Değerlendirilmesi

  • Lenfadenopati (LAP),lenf bezlerinin şişerek büyümesidir.
  • LAP,normal lenfoid hücrelerin çoğalması ya da tümör hücreleri ve nötrofiller gibi hücrelerin infiltrasyonu sonucu gelişir.
  • Çocuklarda yeni antijenlere karşı verilen lenf bezi yanıtı erişkinden daha hızlıdır.
  • Bu nedenle de çocuklarda lenfadenopati sık olarak görülür.
  • Sağlıklı çocukların yaklaşık yarısında servikal bölgede lenf bezi palpe edilebilir.
  • Lenfadenopatilerin büyük çoğunluğu kendiliğinden düzelir ya da kolaylıkla tedavi edilebilir.
  • Servikal LAP,çoğu zaman lokal ya da sistemik enfeksiyon hastalıkları sonucunda gelişebilmektedir.
  • Büyümüş ama inflamasyon bulguları olmayan servikal LAP’ler genellikle viral ÜSYE’ye bağlıdır.
  • Ancak LAP durumunda altta yatan ciddi hastalıklara yönelik ayırıcı tanıda yapılmalıdır.

LAP saptandığında dikkat edilmesi gerekenler

  • Hastanın yaşı
  • Hastanın öyküsü,yakınmaları
  • Fizik muayene
  • LAP’nin yerleşimi,başka bölgelerde de LAP varlığı
  • Lenf bezinin boyutu
  • Lenf bezinin kıvamı
    zz
  • Fizik muayene bulguları sonrasında ayırıcı tanılara göre ileri tanı töntemlerine ve tedaviye karar verilir.
  • Servikal bölgedeki lenf bezlerinin boyutu 1cm’e kadar normal kabul edilmektedir.
  • Özellikle 2-3cm’den büyük olanlarda tümör olasılığı düşünülmelidir.
  • Beş yaşından küçük çocuklarda LAP en sık enfeksiyonlar sonrası gelişmektedir.
  • Lenfoma gibi tümörler 10 yaşından küçüklerde nadir olup adolesanlarda daha sıktır.
Çocuklarda servikal LAP ayırıcı tanısı
1- Enfeksiyonlar
Bakteriyel,Viral,Protozoal(Toksoplazmoz)
2- Tümörler
Lenfoma,Lösemi,Nöroblastom,Rabdomiyosarkom
3- Diğer hastalıklar
Kawasaki Hastalığı,Kollajen Doku Hastalıkları,Depo Hastalıkları,Kikuchi-Fujimoto Hastalığı,Serum hastalığı,Konjenital lezyonlar
  • Yumuşak kıvamlı,hareketli lenf bezleri daha çok selim hastalıklarda görülmektedir.
  • Deride kızarıklık,ısı artışı,ağrı, flüktüasyon olması durumunda öncelikli olarak enfeksiyöz nedenler düşünülmelidir.
  • Sert,lastik kıvamında ve hareketsiz büyük lezyonlarda tümör olasılığı akla gelmelidir.
  • Büyümüş lenf bezlerinin en sık nedeni sistemik ya da lokal enfeksiyonlara bağlı gelişen reaktif LAP’dir.
  • Ön servikal bölgedeki LAP genellikle ÜSYE’e bağlı oluşmaktadır.
  • Bu lenf bezleri oldukça büyümüş ya da akut dönemde hassas olabilirler.
  • Genellikle üzerlerinde eritem bulunmaz ve flüktüasyon vermezler.
  • Lenf bezleri genellikle birden fazla sayıdadır.
  • Genellikle ileri tetkiklere gerek duyulmaz ve kendiliğinden küçülmektedirler.
  • Bu bölgede tümör olasılığı azdır.
  • Dört haftadan uzun süren lenf bezi büyüklüğü kronik LAP olarak değerlendirilir.
  • Bu hastalarda altta yatan kronik enfeksiyon ya da tümör aranmalıdır.
  • Ancak çoğu reaktif servikal LAP 4-6 haftada geriler,genellikle de 8-12 haftada normale gelir.
  • LAP
    2 hafta içinde büyüyorsa,
    4 hafta içinde hiç gerilememişse,
    8 hafta içinde kaybolmamışsa  önemsenir.
  • Özellikle supraklaviküler (köprücük kemiği üstü LAP’leri) ve sternokloidmastoid kas arkası LAP’leri önemlidir.
  • Saptandığında ciddi olarak algılanırlar.

Laboratuvar Analizleri

  • Sistemik hastalık düşünülmesi ya da tanının doğrulanması gerekiyorsa laboratuvar,radyolojik ve histolojik incelemeler gerekebilir.
  • İlk basamak laboratuvar değerlendirmeleri tanıyı desteklemiyorsa ek laboratuvar incelemeleri yapılmalıdır.
  • Tam kan sayımı,periferik yayma,CRP,sedimentasyon hızı,laktat dehidrogenaz,ürik asit düzeyleri tanıda yardımcıdır.
  • Nötrofilik lökositoz bakteriyel etkenleri,lenfositik lökositoz Eptein-Barr virus gibi viral enfeksiyonları düşündürür.
  • Sitopeni ya da periferik yaymada blastik hücre görülmesi tümör açısından anlamlı olabilir.
  • Serolojik tetkikler genellikle jeneralize lenf bezi büyüklüğü olan ya da tedaviye yanıt vermeyen hastalarda düşünülür.
  • Akut faz  yanıtları hem inflamasyonun durumu,hem de hastanın tedaviye yanıtının ölçülmesinde yararlıdır.
  • Gerekli durumlarda kan,boğaz ya da lenf bezinden kültür alınabilir.
  • Mikobakteri enfeksiyonu taraması için PPD testi uygulanır.

Radyolojik Değerlendirme

  • Radyolojik değerlendirmede akciğer grafisi,ultrasonografi,BT ya da MR kullanılabilir.
  • Konjenital malformasyon ya da tümör düşünülen hastalarda,
    tedaviye yanıtsız hastalarda,
    cerrahi girişim düşünülenlerde radyolojik tetkik istenmelidir.
  • Akciğer grafisi,kronik lokalize ve jeneralize LAP’nin değerlendirilmesinde gereklidir.
  • Lenfomalarda mediastinal genişleme görülür.
  • Hiler lenf bezi büyüklüğü ya da kalsifikasyonu tüberküloz için uyarıcıdır.
  • Lenf bezinin incelenmesinde ultrasonografi hem non-invazif hem de radyasyon riski olmamasıcnedeni ile ilk seçenektir.
  • Ultrasonografi ile lenf bezinin boyutları,yapısı(kistik? solid?),kanlanması ve yerleşimi belirlenebilir.
  • Konjenital lezyon düşünülen hastalarda da ultrasonografi yararlıdır.
  • Ultrasonografi,apse tanısında kontrastlı BT’ye göre duyarlılığı düşük olmasına göre özgüllüğü yüksektir.
  • KontrastlıBT,tümör,derin boyun enfeksiyonu değerlendirilmesinde ya da cerrahi girişim düşünülen hastalarda uygulanmalıdır.
  • MR görüntüleme, yumuşak dokuları daha iyi tanımlamaktadır.
  • MR,pahalı olması ve hastalarda sedasyona ihtiyaç duyulması nedeni ile ilk seçilecek radyolojik tetkik değildir.
  • MR en sık olarak vasküler anomalilerin tanısında kullanılmaktadır.

Histopatolojik Değerlendirme

  • İnce iğne aspirasyonu,süpüratif lenf bezinin drenajında ya da histopatolojik örnek alımı için uygulanabilir.
  • Ancak,hastaların sedasyona ihtiyaç duyması,lenfoma gibi tümörlerin tanısında yetersiz kalması nedeni ile kullanımı sınırlıdır.
  • Özellikle mikrobiyolojik etkenin ve antibiyotik duyarlılığının belirlenmesi için uygun bir tekniktir.
  • Tedaviye rağmen lenf bezi büyüklüğü devam eden,tümör ya da Tbc vb.düşünülen durumlarda eksizyonel biyopsi yapılabilir.
  • Biyopsinin en büyük ve en sert lenf bezinden alınması,lenf bezinin mümkün ise kapsülü ile birlikte
    çıkartılması patolojik tanının güvenirliğini arttırmaktadır.
Tümör olasılığının dışlanması için lenf bezi biyopsisinin düşünülmesi gereken durumlar
1- Boyut
a) Enfeksiyon bulgularının olmadığı hastada lenf bezi boyutunun > 2-3cm olması
b) iki haftanın içinde lenf bezi boyutunun artmaya devam etmesi
c) 4-6 hafta içinde boyutta küçülme olmaması
d) 8-12 hafta içinde boyutunun normal düzeye gelmemesi
2- Yerleşim
a) Supraklaviküler lenfadenopati
b) Posterior servikal lenfadenopati
3- Yapısı
a) Sert
b) Alttaki dokuya yapışık
c) Lastik kıvamında
d) İnflamasyon bulguları yok
4- Beraberinde olan özellikler
a) Mediastinal lenfadenopati
b) Ateş
c) Ağırlık kaybı
d) Gece terlemesi

Tedavi

  • Tedavi altta yatan nedene göre yapılır.
  • Vakaların çoğu herhangi bir tedaviye gerek kalmadan kendiliğinden düzelmektedir.
  • Kızarıklığı olmayan,yumuşak kıvamda ve <3cm boyutunda bilateral servikal lenf bezi büyüklüğü olan çocuklar
    ileri değerlendirme yapılmadan ya da tedavi verilmeden izleme alınabilir.
  • Ancak akut bakteriyel lenfadenit düşünüldüğünde(tek taraflı,>2cm boyutunda,kızarık ve hassas)
    Staphylococcus aureus ve grup A streptokokları kapsayacak şekilde başlangıç antibiyotik tedavisi verilmelidir.
  • Amoksisilin-Klavulonik asit,birinci kuşak ya da ikinci kuşak sefalosporinler seçilebilecek ilaçlardır.
  • Toplum kaynaklı metisilin dirençli S.Aureus enfeksiyonlarının sık olduğu bölgelerde klindamisin seçilebilir.
  • Enfeksiyon etkeni saptanırsa tedavi etkene göre yeniden düzenlenir.
  • Tedaviye en az 10 gün ya da yakınma ve bulguların düzelmesinden sonra en az 5 gün daha devam edilmelidir.
  • Ampirik antimikrobiyal tedaviye yanıt alınamazsa antibiyotik direnci ya da farklı etken olasılığı düşünülebilir.
  • Dental ya da peridontal hastalıklara bağlı lenfadenit gelişmiş ise anaerobik etkenler dikkate alınmalıdır.
  • Kedi tırmığı hastalığı düşünülüyorsa azitromisin tedavisi tercih edilmelidir.
  • Apse gelişen hastalarda hem etkenin saptanabilmesi hem de tedavi için drenaj gerekmektedir.
  • Böyle hastalara başlangıçta parenteral tedavi verilmelidir.
  • Parenteral tedavi ile 48-72 saat içinde ateş,inflamasyon ve hassasiyette azalma beklenir.
  • Ancak lenf bezlerinin küçülmesi 4-6 haftayı bulabilir.
  • 48-72 saat içinde yanıt alınamıyorsa tanı gözden geçirilir,Kawasaki,Tbc,Tularemi gibi diğer nedenler araştırılır.

 

Düzgöl,M.Bayram,N.Servikal Lenfadenopatili Çocuğun Değerlendirilmesi ve Yönetimi.(Temmuz-Ağustos 2016)
Klinik Tıp Pediatri Dergisi.Cilt.8sayı.4(17 Ekim 2016)